Sizden Gelen Tarifler
Siz de kendi tariflerinizi gönderin, isminiz ile birlikte sitemizde yayınlayalım.
Corona veya Covid, nasıl adlandırırsanız adlandırın, turizm ve gastronomi sektörünün başına çok tatsız işler getirdi.
Corona veya Covid, nasıl adlandırırsanız adlandırın, turizm ve gastronomi sektörünün başına çok tatsız işler getirdi. Sadece ülkemizde değil dünyada da büyük ekonomik kayıplar yaşandı. İşsizlikler, kapanan iş yerleri, birçok ülkeyi, bölgeyi, şehri, müesseseyi, aileyi ve fertleri gerçek anlamda zor durumda bıraktı. Gerekli olan yasaklar, dolaşım kısıntıları, bir çok ülkede şu anlarda serbest bırakılmasına rağmen, kişiler üzerinde oluşmuş olan korku ve baskı, bilinçaltı da olsa devam ediyor. İş yerleri, özellikle açık alanı olmayan işyerleri hala sıkıntılarına bir çözüm bulamadılar ve arayışlar içindeler. Tıpkı pandemi yasakları döneminde insanlarımızın hayatlarına ve yaşamlarına evde çözüm arayışlarına gittikleri gibi. Hayatlarında mutfağa girmeyenler bile evlerinde ekmek imalatına, abiler reçel yapımına, ablalar badana ve onarım işlerine giriştiler. Bunun yanında devlet destekli, bilinçli düşünce sahiplerinin de destekleyip, uyguladığı, yerli üretime yönelim, önemsemediğimiz tarımsal gıdalarımıza gülümseyen bir yaklaşım, coğrafi işaretlere ilgi, markalaşmış yerli üretimlere daha sıcak bir yaklaşım, ürün ve üretimlerimizi sahiplenme de gözle görünür bir şekilde öne çıktı. İşin içinde olanların zaten dikkatinden kaçmayan bu olgu, iki yıl önce TAFED/AGEB işbirliği doğrultusunda “869 YERLİYSE YERİZ’’ sloganıyla dile getirildi ve 2019 sonları ve 2020 başlarında da yine TAFED ve AGEB çalışmalarıyla, YAŞASIN ANADOLU sloganıyla pekiştirildi ve tüm ülkede çok ses getirdi. Araya pandemi girmeyip, turizm sezonu 2020 beklentileri de normal oluşumu içinde ilerleyebilseydi, sezonda bu olguların etkisi çok daha olumlu bir şekilde kendini gösterecekti. Yaşanan tüm üzüntü ve yoksunluklara rağmen TAFED Federasyonu ve ona bağlı yirmi sekiz derneğe üye aşçılarımız, gerçekten büyük fedakarlıklar göstererek pandemi döneminde de Yerliyse Yeriz ve Yaşasın Anadolu projelerine çok önemli katkılar sağladılar. Gücister ve TAFED işbirliği ile oluşturulan platform Anadolu’nun değerlerine sahip çıkmak için bir topluluk oluşturdu, bu platform, gönüllülük ilkesi ile; şef, gastronom, usta, gurme ve destekçileri ile gastronomik anlamda; tarihçiler, coğrafyacılar, bilim insansanları, sosyolog, hukukçu ve antropologlarla konularında üst derece ilim sahibi özel kişiliklerle, sahip olunan değerler açısından araştırmalarını ve envanterlerini oluşturmaya başladı. Ülkemizden bir çok ürün uluslararası tescil almayı beklerken bir çoğu da aldı. Uluslarası tescil görmüş markalar ve ürünlerimize her gün bir yenisi ekleniyor. Anadolu ArGe platformu göreceksiniz çok güzel işler başaracak. Coğrafi İşaretli Ürünler, Markalaşan, Tescil Almış Ürünler, Menşei Saptanmış Ürünler, Gastronomi Şehirleri çoğaldıkça, ülke de güçlenecek, kentler de güçlenecek, ürün de üretici de güçlenecek. Gücister, TAFED, AGEB, Gastronomi Federasyonları, Federasyonlara Bağlı Dernekler, Ürün ve/veya Kent Kooperatifleri ve ve Bölgesel Kalkınma Ajansları bu işin büyük destekçileri. Bizlere düşen de yerli mal ve mamullerimize, coğrafi işaretli ürünlerimize, Dünya çapında Tescillenmiş Türk Mallarına sahip çıkmak olacak.
Görüşmek üzere...
Alanya mutfağında davet sofralarının baş tacı yemeklerimizden biri ile başlayalım. Laba koyun keçi gibi küçük baş hayvanların kaburga kemikleri ile leğen kemikleri arasında sağlı, sollu bölge ile omurga kemikleri ile sınırlı olan boşluk alandır. Alanya da yerel ölçekte mevcut kasaplarımız sipariş üzerine Laba yı hazırlar ve teslim eder. Bir labalık hazırlayıver diyerek başlayan serüven aynı sofrada lezzetli bir şölene dönüşür.
Sizlere İzmir'de Uşak Lezzetlerine yolculuğa çıkaracak çok özel bir mekan önerim var. 1957 Ulubey, Uşak yöresine ait birbirinden özel el açması ürünleri ile hizmet veren mekanın sahibesi Uşak' lı Sevgili Müzeyyen ve annesi kendileri birebir mutfaktalar. Hemen hemen herseyi açık mutfakta göz önününde tazecik hazırlıyorlar. Sadece kahvaltı olarak sınırlandırmak yanlış olur. Kahvaltının çok üstünde lezzetler, olabildiğince doyurucu...
Merhabalar sevgili lezzet dostları. Sizlere İzmir'de yeni açılan bir mekandan bahsetmek istiyorum. Doğal Yaşam Et Balık Restoran Sasalı Kent Ormanı karşısında, İzmir’ de her yaştan ve her kesimden insanın, özellikle çocuklu ailelerin ve de şehrin kalabalığından bıkmış sakinlik arayanların kaliteli zaman geçirebileceğiniz bir yer, Doğayla iç içe, kocaman bir alan üzerine kurulu, çocuk oyun parkları, çocuklar için at binme alanı, açık- kapalı oturma düzenleri ve bir konser sahnesine sahip.
ahane bir mekan tanıtmak istiyorum sizlere! Aslında kahvaltı benim için diğer öğünlerden çok daha önemli, çünkü ben kahvaltısız asla güne başlamam ve etmediğim sürece gün başlamış sayılmaz benim için. Bu yüzden de benim gibi düşünenler için kahvaltı yapılacak mekanlar çok önem taşıyor ama her mekanda da kahvaltı edilemiyor maalesef!İşte gönül rahatlığıyla kahvaltı edeceğiniz şahane bir mekan tavsiyesidir sakız reçeli_alaçatı! Kahvaltı 09:00 ile 17:00 saatleri arasında veriliyor. Kahvaltı dışında tercih edebileceğiniz farklı menü seçenekleri de var. Kahvaltı menüsüne baktığınızda ilk olarak değişik isimler dikkat çekiyor. Serpme Kahvaltı, Ego Tavan, Kritik Kahvaltı, Çekici Kadın Kahvaltısı.. Reçeller ev yapımı ve inanılmaz lezzetli. Özellikle de sakız reçeli nefis...
Meyhaneye yanında dostların varsa bir başka gidersin. Zira rakı yalnız içilmez. Uzun sohbetlerin, dertleşmelerin, keyiflenmelerin yeridir meyhane. Rakının en büyük mezesi muhabbettir, içtikçe insan keyiflenir ve güzel sohbetlere yönelir yani hem anlatır hem dinler.
Alaçatı denilen yer İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı küçük bir Ege köyü. Rüzgarı bol olduğundan ilk sörfçüler keşfetmiş burayı. Ama bir süre sonra popilasyonu zirve yapınca turizmin ana gelir olduğu bir yere dönüşmüş. Gerçekten halk da durumu iyi kullanmış, evler, butik oteller, sokaklar, dükkanlar, meyhaneler vs doğal dokuyu bozmadan tatilcilerin hizmetine sunulmuş.
Yemek yemeyi karın doyurmaktan çok keyif olarak gören biriyim. Bu sebeple aslında alışveriş merkezlerinde hızlıca ve ayaküstü yenen yemekler tercihim değildir. Ancak Mavi bahçe alışveriş merkezinde bulunan The House Cafe Mavi bahçe bu önyargımı yıkan bir yer.
Günümüzde büyük ve kalabalık şehirlerde yaşayan insanlar buldukları her fırsatta yaşadıkları yerlerden fazla uzaklaşmadan keyifli vakit geçirebilecekleri,geniş,ferah,hijyenik ve lezzetli menülere sahip mekanlar arıyor. 3 katının her birinde ayrı konseptiyle gelen misafirlerine hizmet veriyor.
Chaîne des Rôtisseurs. Lezzet Konfederasyonu YKÜ, Lezzet Profesyonelleri Derneği Bşk., Lezzet Gazetesi Köşe Yazarı, Gurme, favorilezzetler.com yazarı..